وَإِذَا الْمَوْءُودَةُ سُئِلَتْ بِأَيِّ ذَنبٍ قُتِلَتْ

Muhterem Müslümanlar!

İçinde bulunduğumuz zamanda birçok duruma şahitlik ediyoruz. İnsanlığın teknolojik gelişmişlik bakımından oldukça ilerlediğini, fakat aynı zamanda insanı insan yapan değerler açısından çok geride kaldığını ibretle görüyoruz. Savaşlar sürüyor, şehirler bombalanıyor, bir tarih yok ediliyor, masum insanlar katlediliyor. Şüphesiz, insanlığın 21. yüzyılda geldiği nokta bu olmamalıydı. İnsanların topluca, acımasızca katledilişine şahit oluyoruz. Körpecik bedenlerin hunharca yok edilişine tanıklık ediyoruz. Evet Suriye’den bahsediyoruz; milyonlarca insanın evlerinden ve yurtlarından ayrılmak zorunda kaldığı, yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği, kirli bir savaşın sürdüğü Suriye’den.

Muhterem Cemaat!

Mekke cahiliyesinde, kız çocuklarını diri diri toprağa gömerlerdi. Bugün ise Suriye’de  erkek olsun, kız olsun, masum çocuklar varil bombaları altında korkunç bir şekilde can veriyor ve maalesef insanlığın vicdanı buna sessiz kalıyor. Nazik tenleri parçalanmış o çocuklara ahirette “Hangi suçunuzdan dolayı öldürüldünüz?” [1] sorusu muhakkak sorulacaktır. “Bir insanı diriltmek insanlığı diriltmek gibidir.” inancının temsilcileri olarak, öldürmeyi ve yok etmeyi değil, yaşatmayı temsil eden dinin mensupları olarak bu sessizliği de kınıyor ve masumların ölümüne sebep olanları lanetliyoruz.

Savaşta ölen çocuklara dair görmüş olduğumuz fotoğraflar karşısında tüylerimizin diken diken olmaması, yüreğimizin parçalanmaması, çocuklarımızı severken gözlerimizin dolmaması mümkün değil. Fotoğrafını görmüş olduğumuz her bir çocuk insanlığımızdan âdeta bir şeyler alıp götürüyor. Bu kirli savaşın; çocukların, kadınların ve ihtiyarların, masum sivil insanların hunharca katledilmesinin durmasını istiyoruz.

Kıymetli Kardeşlerim!

Yaptığınız bağışlarla Suriyeli kardeşlerimizin yanında oldunuz. Yardımlarınızı IGMG Sosyal Yardımlaşma Derneği Hasene sizler adına Suriyeli mazlumlara ulaştırdı. Sizlerin destekleri ile gerçekleştirilen bu hayırlı çalışmalar bağlamında, geçtiğimiz sene Ramazan ayında Kırıkhan’da kurulan iftar çadırı ile bir ay boyunca binlerce mazluma sıcak yemek verdik. Yine geçtiğimiz sene Ramazan ayında faaliyete başlayan mobil fırın ile çıkarılan günlük 7 bin ekmek sizler adına Suriyeli mültecilere ikram edildi. Şu an itibariyle bile bu mobil fırınımız günlük binlerce ekmek çıkarmaya devam etmektedir. 16 aydan bu yana her ay düzenli bir şekilde yaklaşık 27 ton gıda maddesi Suriyeli mazlumlara yine sizin yardımlarınızla ulaştırılmış oldu. Mazlum ve mağdur Suriyeli çocuklar kışın şiddetinden ve soğuğundan daha fazla etkilenmesinler diye kış ayının en çetin dönemlerinde 10 bin battaniyeden oluşan iki tırlık yardım konvoyumuz kardeşlerimizin imadadına yetişti. İnşaallah önümüzdeki günlerde 30 bin ayakkabı ve 26 ton un yüklü bir tırımız yine Suriyeli mazlum ve mağdur kardeşlerimiz için yola çıkacaktır.

Hasene derneğimiz, “El ver, eli olsun, destek ol yürüsün” sloganı ile başlatmış olduğu Protez Projesi’yle savaşta kolunu ve bacağını kaybeden insanlara protez kol ve bacak takma projesi ile yardımlarını devam ettirmekte olup, şu ana kadar savaşta bacağını kaybetmiş 16 yaşlarındaki iki gence protez bacak takılmasına vesile olmuştur. Yapılan her bir yardımın, edilen her bir duanın, gösterilen hassasiyetin yarın ahirette şahitlerimiz olacağına inanıyoruz. Geleceğinden kuşku duymadığımız o gün geldiğinde, Rabbimiz bize, “Ey kulum bu olaylar yaşanırken sen ne yaptın?” diye sorduğunda, bir şeyler yapabilmiş olmanın mutluluğunu yaşamayı umuyoruz. Cenâb-ı Hak, rızası için yapılmış olan bütün hayır ve hasenatımızı kabul buyursun. Allah sizlerden razı olsun.

[1] “Diri diri toprağa gömülen kıza sorulduğunda, ‘Hangi günahtan dolayı öldürüldü?’ diye.” (Tekvîr suresi, 81: 8 – 9)